SONUÇ VE GELİŞİM ÖNERİLERİ

2017 yılında geliştirdiğimiz Belediye Yönetişim Karnesi Modeli©’ni ilk olarak 2018 yılında İstanbul ilçe belediyelerinde iyi yönetişim kültür ve uygulamalarını ölçmek üzere uygulamıştık. Dünyada bir ilk olan modelimize yönelik aldığımız geri bildirimler, BYK’nın belediyelerde iyi yönetişimi güçlendirme açısından fayda sunduğunu ortaya koydu. Yaklaşmakta olan yerel seçimler ve yeniden hazırlanacak olan stratejik plan ve bütçeler göz önüne alındığında, BYK modelini 2023 yılında tekrar etme kararı aldık. Böylece hem 2018–2023 dönemindeki gelişmeleri değerlendirerek hem de mevcut durumun resmini çekerek belediyelerde iyi yönetişim kültür ve uygulamalarının gelişimine katkı sunmayı hedefledik. Yapılan araştırma sonucunda elde ettiğimiz tespitler ve bunlara bağlı olarak paylaştığımız gelişim adımları, belediyelerde iyi yönetişim kültürünün güçlenmesi, kurumsallaşması ve gündelik hayatta bütünsel olarak uygulanmasına katkı verecektir. Yapılan araştırma sonucunda elde ettiğimiz tespitler ve bunlara bağlı olarak paylaştığımız gelişim adımları, belediyelerde iyi yönetişim kültürünün güçlenmesi, kurumsallaşması ve gündelik hayatta bütünsel olarak uygulanmasına katkı verecektir.

İstanbul ilçe belediyeleri özelinde yapılan araştırma sonrasında ortaya çıkan genel sonuçlar, bir ilerleme olduğuna işaret ediyor. BYK modeline göre 2018–2023 yılları arasında İstanbul ilçe belediyelerin ortalaması 500’den 560’a yükselirken, en üst grupta yer alan belediyelerin sayısı da 3’ten 9’a yükseldi. Benzer şekilde, 500–625 puan aralığında yer alan belediyelerin sayısı da 16’dan 23’e yükseldi. Diğer taraftan 375–500 puan aralığında yer alan belediyelerin sayısının ise 15’ten 4’e düştüğü ve en alt grupta yer alan belediyelerin sayısının 3’den 1’e indiği görüldü. Tespit edilen Katılımcı Bütçe, Entegre Raporlama, yeni kurulan Mahalle Meclisleri gibi iyi uygulama örnekleri de gelişimi destekler niteliktedir.

Tüm bunlara rağmen, iyi yönetişimin sürekli gelişim ve bir mükemmellik alanı olduğunu hatırlatmakta fayda var. Araştırma sonuçlarında en üst grupta yer alan belediyeler de dahil olmak üzere, tüm belediyelerde iyileştirme ve gelişim alanları olduğu anlaşılıyor. Sonuçlar ve bunlara dayalı tespitlerimiz; hangi ilkede, yönetim sürecinde ve öğrenme adımında iyileştirmeler yapılabileceğini ortaya koydu. Bunlardan hareketle, gerek İstanbul ilçe belediyeleri gerekse de göstergeleri kullanarak kendilerini analiz edecek diğer belediyeler önemli kazanımlar elde edebilir. İyi yönetişim kültürünün güçlenmesi, belediyelerin daha bütünsel, kapsayıcı ve sürdürülebilir faaliyetler sunmasını destekleyecektir. Aynı zamanda demokratik kültür ve uygulamaların yerel düzeyde korunması ve güçlenmesine hizmet edecektir.İyi yönetişim kültürünün güçlenmesi, belediyelerin daha bütünsel, kapsayıcı ve sürdürülebilir faaliyetler sunmasını destekleyecektir.

Belediyeler tarafından Entegre Rapor hazırlanması, planlama ve iç süreçlerine bütünsel bakmalarına yardımcı olarak belediyeler için bir gelişim fırsatı sunabilir. Bu uygulamanın yaygınlaşması tüm paydaşlar için daha anlaşılabilir bilgi paylaşımını destekleyecektir.

BYK modeli aynı zamanda vatandaşlara; oy vermek ve kaynak sağlamak yoluyla emanet ettikleri yetkilerin, belediyeler tarafından nerede, nasıl ve hangi sonuçları üreterek kullanıldığını kanıt temelli izleme ve değerlendirme yapma imkanı sunuyor. Sadece vatandaşlar değil; sivil toplum kuruluşları, iş dünyası, meslek odaları, üniversiteler ve medya aktörleri de BYK modeliyle belediyelerin nasıl işlediğini gözlemleyebilirve kendi değerlendirmelerini yapabilirler. İzleme, değerlendirme ve katılım yollarıyla tüm paydaşlar, belediyelerine söz söyleme ve etki etme imkanlarını artırabilirler. Yerel düzeyde iyi yönetişimin güçlenmesi şehirlerde demokrasi, kalkınma ve yaşam kalitesinin artmasına katkı sunacaktır. Katılımcı bütçe çalışmaları hem vatandaşların katılımını destekler, hem de yerel demokrasinin güçlenmesine yardımcı olur.Sadece vatandaşlar değil; sivil toplum kuruluşları, iş dünyası, meslek odaları, üniversiteler ve medya aktörleri de BYK modeliyle belediyelerin nasıl işlediğini gözlemleyebilir ve kendi değerlendirmelerini yapabilirler.

İyi yönetişimin belediyeler ve yerel düzeyde güçlenmesini teşvik eden bir diğer uygulamamız ise Avrupa Konseyi tarafından geliştirilen ve Argüden Yönetişim Akademisi olarak Türkiye’de süreci yönetmekle yetkilendirildiğimiz Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası (ELoGE). ELoGE temel olarak yerel yönetimlerde iyi ve demokratik yönetişimin bir standart haline gelmesini sağlıyor.

Argüden Yönetişim Akademisi olarak geliştirdiğimiz Entegre Belediye Yönetişim Modeli© belediyelerde yönetişim kültürünün gelişmesine ve bütünsel bakış açısı ile planlama yapmaya ve hizmet üretmeye yardımcı olabilir. Argüden Yönetişim Akademisi olarak geliştirdiğimiz Entegre Belediye Yönetişim Modeli© belediyelerde yönetişim kültürünün gelişmesine ve bütünsel bakış açısı ile planlama yapmaya ve hizmet üretmeye yardımcı olabilir.

Yine Akademi olarak Avrupa Konseyi iş birliğinde Türkiye’de ilk defa düzenlediğimiz Katılımcı Demokrasi Okulu ve beraberinde sunulduğumuz araçlar, ayrıca 2023 yılında yayınladığımız Entegre Belediye Yönetişim Modeli© ve Büyükşehir Belediye Yönetişim Karnesi araştırmaları da önemli gelişim fırsatları sunuyor.

Tüm bu çalışmalarla belediyelerin mümkün olan en iyi şekilde mahalli ihtiyaç ve talepleri karşılamasına katkı vermeyi hedefliyoruz. Bunu yaparken yerel yönetimlerin, iyi yönetişimin kültürünün faydalarından istifade etmelerini güçlendirmeyi amaçlıyoruz.


Belediyelerin iyi yönetişim kültürünü bütünsel olarak kurumsallaştırması ve günlük işleyiş ve faaliyetlerinde hayata geçirmesinin iki temel katkısı olacaktır:Belediyelerin iyi yönetişim kültürünü bütünsel olarak kurumsallaştırması ve günlük işleyiş ve faaliyetlerinde hayata geçirmesinin iki temel katkısı olacaktır: Sürdürülebilir Kalkınmanın Güçlenmesi ve Yaşam Kalitesinin Artması

1. Sürdürülebilir Kalkınmanın Güçlenmesi

  • Belediyelerin yerel mahalli müşterek ihtiyaç ve talepleri; bölgesel, ulusal ve küresel kalkınma çabalarıyla uyumlu kılmasına,
  • Yerel kalkınmanın kısa, orta ve uzun vadeli boyutları hesaba katılarak dengeli ilerlemesine,
  • Sürdürülebilir kalkınma politika, plan ve yatırımlarının kurum işleyiş ve faaliyetlerine entegre olmasına,
  • Yerel düzeyde kalkınmanın çevre, yapılı alan, ekonomi, sosyal ve kültürel boyutları içeren biçimde entegre, dengeli ve etkili olmasına,
  • Kalkınmanın bütünsel, önleyici, güçlendirici ve etkili yerel politika anlayışıyla yapılmasına,
  • Sürdürülebilir kalkınma için kamu, özel ve sivil toplum sektörleri ile vatandaşlar, üniversiteler, medya, meslek örgütleri ve diğer paydaşların iş birliği ve ortaklıklar geliştirmesine uygun ortamı sağlar.

2. Yaşam Kalitesinin Artması

  • Belediyelerin farklı sosyal grupların ve bireylerin yaşam kalitesini sürekli güçlendirmeleri için daha bütünsel, kapsayıcı, adil ve etkin yerel politikalar geliştirmesine ve uygulamalarına,
  • Bu politikaların mevcut durum analiz sürecinden başlayarak mekânsal, fiziki, ekonomik, sosyal ve psikolojik boyutlar ve olası etkileri gözetmesine,
  • Yaşam kalitesini güçlendirecek stratejik hedeflerin, kaynakların, faaliyetlerin, ölçüm göstergelerinin ve kıyaslayarak geliştirme kültürünün iyileşmesine,
  • Başta vatandaşlar olarak tüm yerel paydaşların insan refahı ve yaşam kalitesinin artmasına yönelik ortak çalışmasına hizmet eder.

Belediyelere ait yetki ve kaynaklarla yerel ortak ihtiyaç ve taleplerin karşılanmasında iyi yönetişimin güçlenmesi, sürdürülebilir kalkınma ve yaşam kalitesinin artmasına hizmet edecektir. Aynı zamanda belediyelere duyulan güvenin artmasıyla toplumun tüm kesimlerinin sürdürülebilir bir gelecek için daha fazla katkı vereceğine inanıyoruz. Bu nedenle BYK 2023 araştırmasında elde ettiğimiz tespitler ile yapılan iyileştirme ve güçlendirme önerilerimizin faydalı olmasını umuyoruz.


Belediye Yönetişim Karnesi© 2023 araştırması kapsamında elde edilen sonuçlar ve yapılan tespitler, belediyelerde iyi yönetişimin güçlenmesi için 5 temel alanda iyileştirmeye ihtiyaç olduğunu orta koydu. Bunlar sırasıyla:Belediye Yönetişim Karnesi© 2023 araştırması kapsamında elde edilen sonuçlar ve yapılan tespitler, belediyelerde iyi yönetişimin güçlenmesi için 5 temel alanda iyileştirmeye ihtiyaç olduğunu orta koydu.

1. Veri Temelli Yönetişim Anlayışının Benimsenmesi

Belediyeler tüm işleyiş ve faaliyetlerinde veri toplama, kayıt alma, ölçme, kıyaslama, değerlendirme ve öğrenerek gelişme adımlarına öncelik vermelidir. Karar alma, kaynak kullanma, faaliyet yürütme ve kurumsal işleyiş adımlarında veri kullanımı artırılmalıdır.

2. Bilgi Paylaşım Kalitesinin Artırılması

Belediyeler tarafından kamuoyu ve farklı paydaşlarla çeşitli biçimde paylaşılan bilgi düzeyi ve kalitesi artırılmalıdır. Paylaşılan bilgilerin farklı boyutları (çevresel, ekonomik, sosyal, kurumsal vb.) içeren, değişik dönemlere yayılan (kısa, orta ve uzun vadeli) ve sürekli gelişime elverişli (ölçme, kıyaslama ve öğrenmeye yönelik verileri içeren) biçimde olmasına özen gösterilmelidir.

3. Anlamlı ve Etkili Paydaş Katılım Kalitesinin İyileştirilmesi

Belediyelerin işleyiş ve faaliyetlerinin daha bütünsel, kapsayıcı ve etkin şekilde olması için, karar alma ve kaynak kullanma süreçlerinde iç ve dış paydaşların katılım kalitesi iyileştirilmelidir. Özellikle katılım süreçlerinin yapılandırılması, düzenli şekilde işletilmesi ve istenen sonuçları sağlayacak iyileştirilmelerin yapılması yerinde olacaktır.

4. Entegre Yönetişim Anlayışının Benimsenmesi

Belediyenin tüm yönetim kademe ve süreçlerinde iyi yönetişim ilkelerinin uygulanması ve daha etkin çalışması için entegre düşünce, planlama, işleyiş ve raporlama gibi uygulamalar artırılmalıdır. Hazırlanan beş yıllık stratejik plan ve bütçe içeriğinden başlayarak kurumun farklı kademeleri ve yönetim süreçleri arasında entegrasyonun sağlanması için kurumsal düzenlemeler yapılmalı ve işletilmelidir.

5. Kurumsal İşleyişte Sürekli Öğrenme ve Gelişimin Güçlendirilmesi

Kurum kapasitelerinin geliştirilmesi, belediyelerin kendilerinden beklenen görev ve sorumlulukları daha fazla ve etkin bir şekilde yapmalarını sağlar. Belediyeler ellerinde bulunan kaynak, bilgi, tecrübe ve diğer imkanları düzenli analiz ederek sürekli öğrenme ve gelişim kültürünü kurumsal işleyişlerinde desteklemelidir. Bunun için gerekli kaynak, teknoloji, eğitim ve insan gücünü tahsis etmelidir.